DTO Ocak 2016 AB Bülteni
?
DTO AB Bülteni _____ __ OCAK 2016
Avrupa Parlamentosu limanlarda serbest piyasa erişimini reddetti
Avrupa Parlamentosu Taşımacılık Komitesi, önemli AB limanlarına sağlanan kamu kaynaklarının şeffaflığının arttırılmasına yönelik taslak kararları ve hizmet sağlayıcılarının sayısını sınırlamak isteyen limanlara yönelik genel kuralları 25 Ocak 2016 tarihinde onaylamıştır. Komite; römorkaj, palamar, pilotaj ve bunker gibi liman hizmetlerinin sağlayıcıları için önerilen AB çapında serbest piyasa erişimi önerisini ise reddetmiştir. Parlamento Üyeleri, limanların güvenlik ve emniyetinin sağlanabilmesi için liman hizmetlerinin nasıl organize edileceğini limanların kendilerinin belirlemesi gerektiğini ileri sürmüşlerdir. Kararda, AB liman sisteminin liman hizmetlerinin organizasyonunda pek çok değişik modeli kapsaması nedeniyle tek bir sistemin uygun olmayacağı ifade edilmiştir. Dolayısıyla, Üye Devletlerde ulusal düzeyde inşa edilmiş mevcut liman işletmeciliği modellerinin sürdürülebilmesi için öneride değişiklik yapılmıştır.
Taslak kurallar, trans-Avrupa taşımacılık ağında bulunan limanların verimliliğini arttırmak, böylece AB piyasasını daha rekabetçi kılıp, yatırımları cazip hale getirerek AB kıyı bölgelerindeki istihdamı arttırmayı amaçlamaktadır.
Raportör Knut FLECKENSTEIN konu ile ilgili olarak; "Liman hizmetlerine zorunlu serbest piyasa erişimini ortadan kaldırmayı başardık. Limanlar, özellikle güvenlik ve emniyet endişeleri nedeniyle, liman hizmetlerinin organize edilmesi konusunda karar verebilme yetkisine sahip olmalıdır. Limanlar, terminal operatörleri ve sendikalar, liman paketi üzerine yapılan uzun tartışmalar süresince ilk defa hemfikir olmuşlardır" demiştir. (Kaynak: Avrupa Parlamentosu)
Armatörler yeterli ve elverişli liman kabul tesisleri için çağrıda bulundu
Avrupalı armatörler, Liman Kabul Tesisleri Direktifi'nde (PRF, 2000) yakında yapılacak olan revizyona dair bir görüş belgesi yayımlamışlardır. Bu belgede, gemilerden kaynaklanan atıklar ve zararlı yük kalıntıları için elverişli ve yeterli liman kabul tesisleri, daha şeffaf ve adil bir ücret sistemi, etkili bir izleme ve uygulama mekanizması çağrısında bulunulmuştur.
MARPOL Konvansiyonu'nun gerekliliklerini AB yasalarına aktaran PRF Direktifi, gemilerin ürettiği atık ve yük kalıntılarının toplanmasını sağlayacak kabul tesislerinin Üye Devletlerin limanlarında bulundurulmasını zorunlu hale getirerek, bu tür atıkların denizlere boşaltılmasını azaltmayı hedeflemektedir.
Bununla birlikte, anılan zorunluluk AB limanlarında yeterli ve elverişli tesis bulunmadığı için yerine getirilememekte ve bu durum da Avrupa Komisyonu'nu Direktifi revize etmeye sevk etmektedir. Ayrıca, bazı limanlarda ücretlendirmeler şeffaf ve adil değildir. Dolayısıyla armatörleri atıklarını karaya teslim etmeye teşvik eden makul ve işlevsel bir ücret sistemine ihtiyaç duyulmaktadır.
Avrupa Topluluğu Armatörler Birliği (ECSA) Genel Sekreteri Patrick VERHOEVEN konu ile ilgili olarak: "Direktifin etkili olabilmesi için, AB limanlarında yeterli liman kabul tesisinin mevcut olması gerekmektedir. Bu tesisler aynı zamanda balast suyu ve gaz temizleyicisi atığı gibi daha katı çevresel gerekliliklerden kaynaklanan yeni tür atıkları da elleçleyebilmelidir. Bundan sonraki adım ise, uğranılan limana ödenen harcın, armatörleri geminin atıklarını uygun tesise boşaltmaları için teşvik edecek şekilde yapılandırılmasını sağlamaktır" şeklinde konuşmuştur.
Avrupalı armatörler ayrıca, gemilerdeki atıkların bertaraf edilmesi hususunda daha faydacı bir yaklaşım talep etmektedir. Kısa mesafelerde seyir yapan ve sık sık AB limanlarına uğrayan gemiler ile yeterli depolama kapasitesine sahip olan gemiler, her uğradıkları limanda atık boşaltmak zorunda değildir. Bu nedenle revize edilmiş PRF Direktifi'nin, istisna ve muafiyet rejimini açıklığa kavuşturması gerekmektedir.
Direktifin uygulanması konusunda yorum yapan ECSA Deniz Güvenliği ve Çevre Müdürü Benoit LOICQ; "İzleme ve uygulama mekanizması etkin olmalıdır ve bu mekanizma sadece denetimlere değil, armatörlere PRF'nin eksikliklerini bildirebilecek ve bir AB limanına uğramadan evvel PRF mevcudiyeti hakkında bilgi verebilecek elektronik bir sisteme de dayanmalıdır" demiştir. (Kaynak: ECSA)
Avrupalı Armatörler Hizmet Ticareti Anlaşması önerilerini memnuniyetle karşılıyor
Avrupalı Armatörler, dünyanın önde gelen bazı ekonomileri arasında sürmekte olan Hizmet Ticareti Anlaşması görüşmeleri hakkında Avrupa Parlamentosu'nun Avrupa Komisyonu'na sunduğu tavsiyeleri memnuniyetle karşılamıştır.
Parlamento Üyeleri bahse konu tavsiyelerde, deniz taşımacılığının küresel ticarette oynadığı hayati rolü kabul etmekte ve üçüncü ülkelere daha gelişmiş bir erişim için talepte bulunmaktadırlar. Parlamento Üyeleri ayrıca, tarafların deniz taşımacılığı hizmetleri hususundaki mevcut kısıtlamaları kaldırmalarını ve karşılıklılık için çaba göstermelerini istemektedirler. Zira AB şirketlerinin yurt dışındaki belli başlı pazar dilimlerine erişimi sık sık engellenirken AB pazarı yabancı şirketlere açıktır.
ECSA Genel Sekreteri Patrick VERHOEVEN konu ile ilgili olarak, yabancı pazarların serbestleştirilmesine değinen bu tür çağrılardan memnuniyet duyduklarını, korumacı önlemlerin kaldırılması ve karşılıklılık temelinde faaliyet gösterilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Karar hakkında yorumda bulunan ECSA Ticaret ve Denizcilik Politikası Müdürü Lieselot MARINUS da, Hizmet Ticareti Anlaşması'nın küresel ölçekte faaliyet gösteren armatörlere gerekli güveni ve yasal belirliliği sağlayacağını umduklarını belirtmiştir.
Hizmet Ticareti Anlaşması için ilk müzakereler 2013 yılında başlamış olup, müzakerelerde hizmet sektörü için ortak küresel kuralların bulunmasına odaklanılmıştır. Anlaşma müzakerelerine katılan 23 taraf: Avustralya, Kanada, Şili, Tayvan, Kolombiya, Kosta Rika, AB, Hong Kong, İzlanda, İsrail, Japonya, Lihtenştayn, Mauritius, Meksika, Yeni Zelanda, Norveç, Pakistan, Panama, Peru, Güney Kore, İsviçre, Türkiye ve ABD'dir. (Kaynak: ECSA)
Avrupalı armatörler sığınma yerleri hususundaki AB tavsiyelerini destekliyor
Avrupalı armatörler, AB Üyesi Devletlerin, Avrupa Komisyonu'nun ve denizcilik endüstrisinin oluşturduğu Sığınma Yerleri İşbirliği Grubu'nun denizde zor durumda kalan gemiler için sığınma yerleri hakkında hazırladığı operasyonel AB tavsiyelerinin kabulünü memnuniyetle karşılamıştır.
Bahse konu tavsiyelere ilişkin çalışmalar, Alman bayraklı bir gemide yangının çıkması ve geminin Almanya karasularına kabul edilene kadar tahrip olmuş bir halde haftalarca açık denizde sürüklendiği MSC Flaminia olayı sonrasında başlatılmıştır.
Bu hadise, bir Gemi Trafik ve Bilgilendirme Sistemi (VTMIS) Topluluğu kuran 2009/17/EC Direktifindeki hususlara rağmen, Direktifin muntazam şekilde uygulanmadığını göstermiştir. Olay aynı zamanda yardıma ihtiyacı olan bir gemi ile karşı karşıya kalındığında Üye Devletlerin kendi aralarındaki iş birliğinin arttırılması gerektiğine dair bir kanıt niteliğindedir.
Kabul edilmiş operasyonel tavsiyelerin amacı, VTMIS Direktifindeki hususların daha düzgün şekilde uygulanmasını desteklemek amacıyla, yardıma ihtiyacı olan bir gemiyle ilgilenen farklı taraflar için pratik bir kılavuz sağlamak ve bu sürece dahil olan taraflar arasındaki işbirliğini arttırmaktır. Bununla birlikte tavsiyeler, ilgili mevzuatta belirtilmiş herhangi bir yasal yükümlülüğün yerini almamakta ya da yürürlükten kaldırmamakta, aksine IMO tarafından geliştirilmiş mevcut Yönergeleri tamamlamaktadır. (Kaynak: ECSA)
Avrupa Komisyonu; Hollanda, Belçika ve Fransa limanlarında vergilendirme gerektiren üç kararı kabul etti
Avrupa Komisyonu, Hollanda'nın altı limanı için uyguladığı kurumlar vergisi muafiyetinin, Hollanda'daki sistemin AB devlet yardımları kurallarıyla uyumlu hale getirilmesi amacıyla iptal edilmesini talep etmiştir. Komisyon aynı zamanda, Belçika ve Fransa'da da limanların devlet yardımı kurallarıyla uyumlu şekilde vergilendirilmesi gerektiğini iki ayrı kararla önermiştir.
Avrupa Komisyonu'nun rekabet politikasından sorumlu Üyesi Margrethe VESTAGER, "Limanlar, ekonomik büyüme ve bölgesel kalkınmanın temel altyapısını sağlar. Limanlarda istihdam yaratabilecek sorunsuz yatırımlara olanak sağlamak ve onları AB devlet yardımları kuralları denetiminden muaf tutmak üzere yakın zamanda bir öneri sunacağım. Komisyon'un Hollanda, Belçika ve Fransa ile ilgili kararı, liman işletmecilerinin ekonomik faaliyetlerinden kâr elde etmesi durumunda bunların her türlü rekabet tahrifini önlemek amacı ile normal milli vergiye tabii tutulması gerektiğini açık bir şekilde ortaya koymaktadır" demiştir.
Liman sektöründe sınır ötesi rekabet önemli bir rol oynamakta olup, Komisyon bu denli önemli bir ekonomik sektörde eşit şartlar altında bir rekabet ortamı yaratma hususunda oldukça kararlıdır. Kamu şirketleri, ekonomik faaliyetlerde bulunduklarında, kurumlar vergisine tabi özel şirketlerle rekabet etmektedirler. Liman altyapısının ticari işleyişi ekonomik bir faaliyet oluşturmaktadır. Kamu şirketleri, ekonomik faaliyet gerçekleştirdiklerinde, tıpkı özel şirketler gibi kurumlar vergisine tabi olmalıdır. Bu ekonomik faaliyetler; güvenlik, gözetim, trafik kontrolü gibi Devlet'in esas sorumluluklarının yürütülmesine yönelik olan ve AB devlet yardımları kontrolü kapsamı dışında kalan altyapı işleyişine bağlı diğer faaliyetlerden ayırt edilebilir. (Kaynak: Avrupa Komisyonu)
Bilgilerinizi arz ve rica ederiz.
Saygılarımızla,
İsmail ASASOĞLU
Genel Sekreter V.
DAĞITIM:
Gereği: Bilgi:
-Tüm Üyelerimiz (Web Sayfasında) -Sn. Sefer KALKAVAN
-Türk Armatörler Birliği TOBB DTO'ları Konsey Başkanı
-S/S Gemi Armatörleri Motorlu Taş. Koop. -Meclis Başkanlık Divanı
-Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği -Yönetim Kurulu Başkanı ve Üyeleri
-İMEAK DTO Çevre Komisyonu -Sn. Erol YÜCEL
-İMEAK DTO Meslek Komitesi Bşk. TOBB Türkiye Denizcilik Meclisi Bşk.
-İMEAK DTO Şubeleri -İMEAK DTO Şube Y.K. Bşk.
-Türk Loydu Vakfı -Piri Reis Üniversitesi
-GİSBİR
-GESAD
-TÜRKLİM
-Türk Uzakyol Gemi Kaptanları Derneği
-Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası
-WISTA Türkiye Derneği
-Gemi Sahibi Firmalar