• Home
  • |
  • EU Bulletin

İMEAK DTO Kasım 2024 AB Bülteni Hk.

Sayın Üyemiz,

Avrupa’da denizcilik sektöründe enerji verimliliği uygulamaları, deniz çevresinin korunması, dijital dönüşüm, denizcilikte teknolojik uygulamalar ve araştırma alanında meydana gelen güncel gelişmelere ilişkin çeşitli kaynaklardan derlenen haberler bilgilendirme amacıyla aşağıda sunulmaktadır.

1. IMO, Deniz Taşımacılığı Net Sıfır Çerçevesinde İlerleme Sağladı

Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (International Maritime Organization-IMO) Deniz Çevresini Koruma Komitesi 82. Dönem Toplantısı (Marine Environment Protection Committee- MEPC 82) 30 Eylül-4 Ekim 2024 tarihleri arasında Londra’da gerçekleştirildi.

IMO, Gemilerden Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonlarının Azaltılmasına ilişkin 2023 IMO Stratejisinde belirlenen sera gazı (Greenhouse Gas-GHG) azaltma hedeflerine ulaşmayı amaçlayan IMO Net Sıfır Çerçevesine ilişkin bağlayıcı küresel düzenlemelere yönelik müzakerelerde önemli ilerlemeler kaydetti.

Komitenin 82. oturumunun sonunda üye devletler 2025 yılında kabul edilmesi beklenen GHG azaltımı için önerilen “orta vadeli önlemler” hakkında devam eden müzakerelere temel teşkil edecek bir taslak yasal metin hazırladılar.

Önerilen bu "orta vadeli GHG azaltma önlemleri” (daha önceden kabul edilen “kısa vadeli önlemler” üzerine inşa edilen), daha az GHG yoğunluğuna sahip yakıtların zorunlu kullanımını aşamalı olarak devreye sokacak hedefe dayalı bir yakıt standardını ve küresel bir emisyon fiyatlandırma mekanizmasını içeriyor. Söz konusu tedbirler, uluslararası deniz taşımacılığı endüstrisinin 2050 yılına kadar net sıfır GHG emisyonuna geçişi için kılavuzluk etmeyi amaçlıyor.

IMO Net Sıfır Çerçevesinin Şekillendirilmesi

MEPC 82 tarafından hazırlanan taslak yasal metin, Gemilerden Kaynaklanan Kirliliğin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme, Ek VI’da (International Convention for the Prevention of Pollution from Ships-MARPOL, Annex VI) yapılacak olası değişikliklere ilişkin üye devletlerden ve uluslararası kuruluşlardan iletilen girdileri ve önerileri içeriyor. Taslak metnin kabul edilmesi halinde önerilen yeni önlemlerin bu değişiklikler ile uluslararası düzenlemelere dahil edilmesi bekleniyor.

Oturumda ayrıca, GHG azaltma önlemlerinin teknik ve ekonomik unsurlarının uygulanmasını kolaylaştırmak amacıyla bir IMO Sera Gazı Yoğunluğu Sicili ve IMO Fonu oluşturulmasına yönelik değerlendirmeler yapıldı.

Toplantının kapanışını yapan IMO Genel Sekreteri Arsenio Dominguez, oturumda yapılan görüşmelerdeki yapıcı atmosferden ve üye devletlerin göstermiş oldukları bağlılığın devamlılığından memnuniyet duyduğunu belirterek, bu doğrultuda görüşmelerin bir sonraki turunda IMO Net Sıfır Çerçevesinin yasal sınırlarının belirlenmesi konusunda anlaşmaya varılacağı konusundaki inancını dile getirdi.

MEPC’nin bir sonraki oturumu (MEPC 83) 7-11 Nisan 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olup, değişikliklerin üye devletler tarafından Ekim 2025 tarihinden önce onaylanması ve Ekim ayında da bu değişikliklerin kabul edilmesi bekleniyor.

Sonraki Süreç

Bir sonraki MEPC toplantısına kadar uyuşmazlıkları çözmek ve taslak metnin Nisan 2025'te MEPC 83'te onaylanması ve Ekim 2025’te kabul edilmesinden önce daha da geliştirilmesi için bir müzakere dönemi bulunuyor.

Komite tarafından ara dönem önlemlerinin daha fazla geliştirilmesine odaklanmak için aşağıda yer alan ara dönem toplantıları planlanmıştır:

- Gemilerden Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonlarının Azaltılmasına İlişkin 18. Oturumlar Arası Çalışma Grubu (Intersessional Working Group on Reduction of Greenhouse Gas (GHG) Emissions from Ships- ISWG GHG 18) - 17-21 Şubat 2025

- Gemilerden Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonlarının Azaltılmasına İlişkin 19. Oturumlar Arası Çalışma Grubu (Intersessional Working Group on Reduction of Greenhouse Gas (GHG) Emissions from Ships- ISWG GHG 19) - 7-11 Nisan 2025

- MEPC 83'ten önceki hafta, Hava Kirliliği ve Enerji Verimliliğine Yönelik Oturumlar Arası Çalışma Grubu (Intersessional Working Group on Air Pollution and Energy Efficiency- ISWG-APEE 1); kısa vadeli sera gazı azaltım önlemlerinde tespit edilen zorlukları ve boşlukları ele almak, mevcut çalışmalarda taslak değişiklikler yapmak ve/veya yeni çalışmalar geliştirebilmek amacıyla faaliyetlerini sürdürmek için toplanılacaktır.

- Önerilen orta vadeli önlemler sepetinin gıda güvenliği üzerindeki olası etkilerini değerlendirmek üzere bir günlük GHG Bilirkişi Çalıştayı (GHG-Expert Workshop-EW 6) düzenlenecek, tarihi daha sonra belirlenecektir.

Diğer Kilit Konular

-Kısa vadeli sera gazı azaltım önlemlerinin (CII) gözden geçirilmesi

-MARPOL Ek VI’nın güncellenmesi: Kanada Arktik Bölgesi ve Norveç Denizi’nin Azot Oksitler, Kükürt Oksitler ve Partikül Maddeler için Emisyon Kontrol Alanı (Emission Control Area-ECA) olarak belirlenmesi

-Denizyolu taşımacılığından kaynaklı su altı gürültüsünün azaltılması ve Hong Kong ve Basel Sözleşmelerine göre geri dönüştürülmesi planlanan gemilerin geri dönüşümünden kaynaklanan atıkların çevreye duyarlı bir şekilde yönetilmesine ilişkin rehberlerin onaylanması

-Plastik peletlerin taşınmasına ilişkin çevresel risklerin azaltılmasına yönelik ileri düzey çalışmalar yapılması

- Lombok Boğazı’ndaki Nusa Penida ve Gili Matra Adalarının Özel Duyarlı Deniz Alanları (Particularly Sensitive Sea Areas-PSSA) arasına dahil edilmesi

(Kaynak: IMO)

2. EMSA, 3. Denizcilikte Siber Güvenlik Konferansı'nı Düzenledi

3. Avrupa Deniz Emniyeti Ajansı (European Maritime Safety Agency-EMSA) Denizcilikte Siber Güvenlik Konferansı, 3 Ekim 2024 tarihinde Lizbon'daki EMSA hizmet binasında gerçekleşti. Etkinliğe Avrupa Komisyonu temsilcileri, Avrupa Birliği Siber Güvenlik Ajansı (European Union Agency for Cybersecurity-ENISA) yetkilileri, 21 üye ülkeden katılımcılar, uluslararası denizcilik örgütlerinin temsilcileri, akademisyenler ve sektör temsilcileri katıldı.

Konferansın ana teması “AB'de deniz siber güvenliği konusunda etkin bilgi paylaşımı seçeneklerinin araştırılması.” oldu. Konferansta ele alınan ana konular arasında; denizcilik alanında siber güvenliğin artırılmasında yasal düzenlemelerin etkinliği, deniz siber güvenliği için bilgi paylaşımına ilişkin sektörel girişimler, deniz siber güvenliği için bilgi paylaşımı konusundaki fırsatlar, zorluklar ve önümüzdeki süreçte izlenecek yol yer aldı.

EMSA İcra Direktörü Maja Markovcic Kostelac, konferansın açılışında gerçekleştirdiği konuşmasında: "Siber güvenlik, teknolojinin ötesine geçen çok yönlü bir risktir. Hiçbir kuruluş bu riski tek başına ele alamaz. Kapsamlı bir iş birliği ve bilgi paylaşımı gerektirmektedir." ifadelerini kullandı.

Katılımcılar, Avrupa Komisyonu, ENISA ve denizcilik sektöründe siber güvenlik konusunda en önemli bilgi paylaşım girişimleri olan; European Maritime ISAC, France Cyber Maritime ve NORMA Cyber kuruluşlarının üst düzey temsilcilerinden oluşan konuşmacılardan bilgi alma fırsatı buldular. Öğleden sonraki oturumlarda ise katılımcılar çalışma grupları halinde değerlendirmeler yaparak AB düzeyinde bir bilgi paylaşım işlevi geliştirmenin yollarını araştırdılar.

Fiziki ortamda yapılan bahse konu etkinlik, tüm katılımcılara deniz siber güvenliğinin korunması konusundaki iyi uygulamaları paylaşma ve iş birliğini geliştirme fırsatı sunmuş oldu.

EMSA, yakın gelecek için siber güvenlik konusundaki faaliyetlerini iki ana konuya odaklıyor: bilgi paylaşımı ve kapasite geliştirme.

(Kaynak: EMSA)

3. BIMCO ve ICS Denizcilik Sektörü Kaynaklı Su Altı Gürültüsünü Azaltmaya Yönelik Bir Kılavuz Yayımladı

Baltık ve Uluslararası Denizcilik Konseyi (Baltic and International Maritime Council-BIMCO) ve Uluslararası Deniz Ticaret Odası (International Chamber of Shipping-ICS), denizcilik endüstrisinin gemilerden kaynaklanan su altı gürültüsünü azaltmasına yardımcı olmayı ve sektörün Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün (International Maritime Organization-IMO) su altı gürültüsü yönergelerini uygulamasına yardımcı olmayı amaçlayan bir kılavuz geliştirdi.

Gemilerden kaynaklı su altında yayılan gürültü (Underwater Radiated Noise-URN) konusundaki endişeler son birkaç yılda önemli ölçüde artmış ve deniz canlıları ve çevre üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle harekete geçilmesi yönündeki talep de bu doğrultuda artış göstermiştir.
Denizyolu taşımacılığı, düşük frekanslardaki su altı gürültüsüne katkıda bulunan başlıca etkenlerden biridir ve araştırmalar, gürültünün birçok sucul yaşam formunun kritik yaşam fonksiyonları için zararlı olduğunu göstermektedir.

IMO temsilcisi Michelle Sanders konuya ilişkin yaptığı açıklamasında: "Okyanus gürültüsü, başta yerli topluluklar olmak üzere birçok kıyı topluluğunun yiyecek, geçim kaynağı ve kültürleri bakımından bağımlı olduğu; deniz memelileri, balıklar ve omurgasız türleri de dahil olmak üzere birçok deniz canlısının kritik yaşam işlevlerine zarar veriyor. Gemilerden kaynaklanan URN’yi azaltmak yalnızca bir çevre yönetimi meselesi değildir; beraberinde okyanus sağlığının korunması da kritik önem taşımaktadır.” ifadelerini kullanmıştır.

BIMCO ve ICS, denizcilik sektörünün konuya ilişkin aksiyonlarını desteklemek için, tüm gemi sahiplerini ve işletmecileri su altı gürültüsünü azaltmanın önemi konusunda farkındalık geliştirmeye ve IMO yönergelerini başarılı bir şekilde uygulamak için gerekli adımları atmaya teşvik etmektedir. Bunu kolaylaştırmak amacıyla hazırlanan “Su Altında Yayılan Gürültü Rehberi”, su altı gürültüsünün kaynaklarını ve deniz yaşamı üzerindeki geniş kapsamlı etkilerini ele almaktadır. Ayrıca, IMO yönergelerinin içeriğini ve bir gürültü yönetim planının nasıl oluşturulacağını açıklamakta ve bölgesel düzenlemeler ile gönüllü uygulamaların kapsamlarını değerlendirmektedir.

Son olarak, kılavuz çeşitli enerji verimliliği önlemleri ile su altı gürültüsü arasındaki ilişkiyi incelemektedir. ICS tarafından desteklenen çalışmalar da dahil olmak üzere birçok çalışma, enerji verimliliği önlemlerinin çoğunun su altında yayılan gürültüyü de azalttığı sonucuna varmıştır. Bu kapsamda kılavuz, enerji verimliliği ve su altında yayılan gürültünün azaltımı iyileştirmelerine yönelik öngörülerle birlikte bu tür önlemlerin kapsamlı bir listesini sunmaktadır. Bu ortak faydayı sağlamayan önlemler için ise bunlardan nasıl kaçınılacağı veya azaltılacağı konusunda pratik tavsiyeler vermektedir.

Armatörlerin, IMO sera gazı yönetmeliklerine uyum sağlama stratejilerine karar verirken bu kılavuzu dikkatlice incelemeleri tavsiye edilmektedir.

Bu şekilde az miktarda ilave çabayla su altında yayılan gürültünün önemli ölçüde azaltılması sağlanabilir.

(Kaynak: ICS)

4. Avrupalı Gemi Sahipleri, Deniz Taşımacılığında Temiz Yakıtların Kullanımını Hızlandırmak İçin Daha Güçlü Önlemler Çağrısında Bulundu.

Yayımlanan bir raporda, denizcilik sektörünün dekarbonizasyonu en zor sektörlerden biri olduğu belirtilirken, denizcilik sektörüne yıllık 40 milyar Euro tutarında yatırım gerektiği belirtilmiştir. Avrupa Birliği’nin (AB) iklim hedeflerine ulaşılmasına yönelik olarak alternatif yakıtlar için bir tedarik zinciri oluşturmanın kritik öneme sahip olduğu vurgulanmakta olup deniz taşımacılığında temiz yakıtların küresel düzeyde ticari olarak kullanımını desteklemek için Avrupalı gemi sahipleri tarafından öneriler sunulmuştur.

AB’nin “55’e Uyum” paketi ve Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) Sera Gazı Stratejisi çerçevesinde, deniz taşımacılığı sektörünün 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşması için net hedefler belirlenmiştir. Avrupa’nın ve uluslararası düzeydeki iklim hedeflerine ulaşmak için denizcilik sektörünün yeterli miktarda ve uygun fiyatlarda temiz yakıtlara öncelikli erişimine acil olarak ihtiyaç duyulmaktadır.

Raporda, AB’de temiz yakıtlar için bir tedarik zincirinin geliştirilmesinin öncelik olduğu belirtilirken, bu durumum oluşturulmaması durumunda iklim hedeflerine ulaşmanın maliyetinin artacağı uyarısında bulunulmuştur. Ayrıca raporda, konvansiyonel ve temiz yakıtlar arasındaki yüksek fiyat farkına vurgu yapılırken deniz taşımacılığı için temiz yakıtların beş kata kadar daha pahalı olduğu belirtilmiştir. Deniz taşımacılığı sektörü, özellikle ileri düzeyde geliştirilmiş biyoyakıtlar ve e-yaktılar olmak üzere temiz yakıtlara erişim konusunda diğer ulaşım modlarına kıyasla daha fazla rekabet durumuyla karşı karşıya kalmaktadır.

Avrupalı gemi sahipleri tarafından deniz taşımacılığında temiz yakıtların üretimi ve küresel düzeyde ticari olarak kullanımının hızlandırılması için bazı öneriler ortaya koyulmuştur:

• Özellikle AB İnovasyon Fonu kapsamında deniz taşımacılığı için özel proje çağrıları ve Müzayede Hizmeti (Auctions-as-a-Service) veya Hibe Hizmeti (Grant-as-a-Service) gibi özel mekanizmalar yoluyla, temiz ve konvansiyonel yakıtlar arasındaki fiyat farkını azaltmaya yönelik AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) gelirlerinden yararlanılması.

• FuelEU Maritime yönetmeliği ve Yenilenebilir Enerji Direktifi (RED) III hükümlerinin güçlendirilerek, yakıt tedarikçilerine FuelEU Maritime hedeflerine uyum için ihtiyaç duyulan deniz taşımacılığı yakıtlarının en az %40’ının AB’de üretilmesi zorunluluğunun getirilerek deniz taşımacılığı için temiz yakıt üretiminin teşvik edilmesi, Avrupa Komisyonu’nun 2040 yılı iklim hedefleri hakkındaki Tebliği’nde belirtildiği üzere, deniz taşımacılığı sektörüne temiz yakıtlara öncelikli erişimin sağlanması.

Enerji merkezlerinin geliştirilmesi ve emniyetinin sağlanması. Altyapı, denizcilik sektörünün dekarbonizasyonu için bir ön koşuldur. Denizcilik Endüstri Stratejisi kapsamında, Avrupa’nın temiz yakıt üretimi için belirlenen %40’lık hedef, liman altyapısı için somut gereksinimler haline gelmeli ve Avrupa’daki büyük limanların enerji merkezlerine dönüştürülmesi için yatırımlar yapılmalıdır.

Avrupa Topluluğu Armatörler Birliği (European Community Shipowners’ Associations-ECSA) Genel Sekreteri Sayın Sotiris RAPTIS; “Rapor, deniz taşımacılığının dekarbonizasyonu en zor sektörlerden biri olduğunu ve yıllık yaklaşık 40 milyar Euro tutarında yatırım gerektirdiğini vurguluyor. Konvansiyonel ve temiz yakıtlar arasındaki büyük fiyat farkını kapatmak için hepimizin sorumluluk alması gerekiyor. Bu yakıtlar arasındaki fark beş kata kadar artabiliyor. Enerji dönüşümü, Avrupa’nın temiz teknoloji ve yakıtlara yatırımlarını artırması ve sektörümüzün uluslararası rekabet gücünü geliştirmesi için harika bir fırsat olarak karşımıza çıkıyor. Net-Sıfır Endüstri Yasası kıstasına uygun olarak Avrupa’da temiz denizcilik yakıtları için %40 üretim hedefi çağrısında bulunuyoruz. AB, Temiz Endüstri Mutabakatı ve Denizcilik Endüstri Stratejisi’nin bir parçası olarak Avrupa’da yakıt üretimini güçlendirmek için deniz taşımacılığının dönüşümünü kullanabilir.” ifadelerini kullanmıştır.

(Kaynak: ECSA)

Bilgilerinize arz/rica ederim.

                                                                                                         Saygılarımla,

                                                                                                          İsmet SALİHOĞLU
                                                                                                          Genel Sekreter

imeak_dto_kas_m_2024_ab_b_lteni_hk.pdf